related Results

• ayrılmak (v.)
  قطع
  more ...
• kesme (n.)
  قطع
  more ...
• kesinti (n.)
  قطع
  more ...
• kupür (n.)
  قطع
  more ...
• parçalamak (v.)
  قطع
  more ...
• boğulmak (v.)
  قطع
  more ...
• yassıltmak (v.)
  قطع
  more ...
• pozitif (adj.)
  قطع
  more ...
• bölünmek (v.)
  قطع
  more ...
• paylaşmak (v.)
  قطع
  more ...
• incitmek (v.)
  قطع
  more ...
• kopmak (v.)
  قطع
  more ...
• kısım (n.)
  قطع
  more ...
• bölmek (v.)
  قطع
  more ...
• tırpanlamak (v.)
  قطع
  more ...
• sesini kesmek
  قَطَعَ {[َ قَطْعًا صَوْ}
  more ...
• oraklamak (v.)
  قطع
  more ...
• kıymak
  قَطْعٌ
  more ...
• kesim
  قَطْع
  more ...
• kırmak (v.)
  قطع
  more ...
• kesmek (v.)
  قطع
  more ...
• katetmek
  قَطَعَ {[قَطْعَا]}
  more ...
• parçalamak (v.)
  قطع الأوصال
  more ...
• alakalanmak
  قطع العَلاقَة
  more ...
• yedek parça
  قِطَع غِيَار
  more ...
• sözünü kesmek
  قَطَعَ كَلاَمَه
  more ...
• aksesur
  قطع الغيار
  more ...
• bıçaklamak (v.)
  قطع بسكين
  more ...
• söz kesmek
  قَطَعَ عَهْداً
  more ...
• dindirmek
  إيقاف أو قَطْع الدَّم وَغَيْره
  more ...

Examples

• Arabayla saldırdılar.
  قطع طريق
• Hey, bu bazı yol adeti.
  هذا قطع طريق خطر
• Hey, bu ciddi bir sokak şiddeti.
  هذا قطع طريق خطر
• - Ne oldu? - Önüme kırdı.
  ماذا حدث؟ - قطع طريقي -
• - Ne oldu? Beni sıkıştırdı.
  ماذا حدث؟ - قطع طريقي -
• Maaş arabasını soydu.
  قطع طريق عربة الرواتب
• Posta arabasını soymuş.
  قطع طريق عربة الرواتب
• Bana kalırsa hemen toparlanırsak... ...onu şuralarda yakalayabiliriz.
  فيمكننا قطع الطريق عليه
• Yanlara doğru geçin.
  حاول قطع طريقه
• Yandan saldırın.
  حاول قطع طريقه